KPSS Mİ? KAYMAKAMLIK MI?

KPSS Mİ?  KAYMAKAMLIK MI?

Bir gece aniden bildirimlere düşen bir haber, Kaymakamlık Sınavı ilanı geldi hem de tarih 18 Ekim. Aylardır tatlı tatlı KPSS çalışan birçok öğrenciyi yoldan çevirecek, gönlünü alacak cazibeli bir ilan. Çok soru geldi bu konuda birçoğunuza cevap verdim ama burada genel olarak düşündüklerimi bir kez daha ifade edeyim. Neredeyse bir yıldır hastalıklar, salgına yakalanma korkusu, evde tıkılıp kalmalar, yasaklar, kütüphanesizlikler, belirsizlikler içinde KPSS çalışıp tam son düzlükte bu sınavdan vazgeçmek akıl karı değil. Sadece 10-15 gün daha Kaymakamlık sınavına ekstra çalışabilmek için böylesi bir sınavdan vazgeçilemez. Ama hocam puan alıp almayacağımız, ilan gelip gelmeyeceği belli değil diye bir mazeret yok. Bu cümleler dün de söylenebilirdi. Ve eğer şu anda KPSS çalışmasını rafa kaldırıp Kaymakamlık çalışayım diyorsanız veya bu konuda tereddütler içindeyseniz, bu tereddüt bile kendi başına yanlıştır. Eğer tereddütteysen hangi kararı verirsen ver, pişman olacaksın demektir. Önce tereddütten kurtul, bir karar ver ve arkana bakma. Bence kpss çalışmasını şu anda bırakmak çok uzun süren bir pişmanlık sebebi olacak. Bırakma.

Peki Kaymakamlık rüyamızdan vazgeçelim mi?

Hayır tabiî ki böyle bir rüya üstelik ulaşmak bu kadar mümkünken, bir yıldır iyi bir öğrenci olarak dünya kadar ders çalışmışken neden vazgeçesiniz… 13 Eylül akşamı, yüzünüzü yıkayıp, KPSS kitaplarınızı şöyle odada uygun bir yere kaldırıp 35 gün ölümüne asılacaksınız. İdare çalışacaksınız, Mahalli idareler, idari yapı. İnsan haklarına bakacaksınız, Türkçe çalışacaksınız, Tarih çalışacaksınız. KPSS yolunda bayıldığınız iktisadı bir kere daha elden geçireceksiniz. Türkiye Ekonomisi, sosyo ekonomik yapıya çalışacaksınız, yakın tarih, eğleneceksiniz. Sizi pek yormayacak Anayasayı bir kere daha hercümerç edeceksiniz. Sonra toplayacaksınız. Sonra hepsini bir kere daha elden geçireceksiniz, bir kere daha, bir kere daha.

Peki hocam 35 gün yeter mi?

Hiçbir sınav için şu kadar süre yeter diye bir şey söylenemez. Sen bir öğrenci olarak, bir sınav çalışanı olarak hiç boş işlerle uğraşmadan, olabilecek her saati ders çalışmaya ayırırsan, geyik yapmadan, kaygı bataklığına kendisi bırakmadan, ya olmazsa, ay keşke 86 aydır Kaymakamlık sınavına çalışsaydım gibi anlamsız boş düşüncelerden arınırsan, sadece ders çalışırsan sınavı kazanmak için en büyük adaysın demektir. 35 gün sınavı senin için sınavı kazanmaya yeter mi bilemem. Sonuçta yirmi otuzbin kişi içinden 400 kişilik listeye girmeye çalışacaksın. Otuzbin rakip varken diğerlerinin durumunu kimse bilmiyor. Ama şunu çok iyi biliyorum, 35 günde öyle bir ders çalışırken, efsane olur. Allah yardımcınız olsun. Ha bu arada arada balkona, kapı önüne çıkıp bi çay için, belki sağlığa zararlı bir şey de yapabilirsiniz ama mutlaka göğe bakın, nefes alın. Nefes almadan ders çalışamazsınız, nefes almadan yaşayamazsınız.